24 Şubat 2023 Cuma

bağlantı

 bu başlığı daha önce kullandım mı bilmem. 

bilinmezlerin ortasındayız zaten.

en son pusula yazısını yazdığım gecenin sabahı türkiyenin güneydoğusunda 11 ili etkileyen çok büyük depremler oldu. 2 haftayı geçti. o geçen 2 hafta nasıl geçti... geçti mi hala bazen aynı felaketin sabahlarına ve çaresizliğine mi uyanıyoruz bilinmez. 

2 haftadan beri deprem, felaket, çocuk, mucize, travma, istanbul depremi, beden, suçluluk, öfke, çaresizlik, yas, devlet, medya, çadır, afad, sivil toplum, haluk levent, psikososyal, yardım, göçük, ampute, allah, kaos, siyaseti dayanışma, depremzede, donma, kaç-savaş, kavramları kafamın içinde dans edip duruyor.

sanki pandemi dönemini bir daha yaşadık. sanki o çaresizlik toprak altında kalmanın ölü toprağı çöktü üstümüze. 

eylem ve eylemsizlik.

kafamın içinde kelimeler dolaştıkça eklemeye devam ediyorum.

deprem olduğu andan itibaren tüm ülkedeki kaos, dünya çapında yapılan yardımlar, gelen giden ekipler. ölenler, hayatta kalanlar, göçükten çıkanlar çıkarılamayanlar, toplu mezarlar, 40binden fazla ölü, milyonlarca maddi manevi etkilenen insanlar. 

hayatına devam edenler, ne yapacağını bilemeyenler.

mesleki olarak gelen bir sorumluluk, travma alanında uzman olmayışın getirdiği eziklik ve eksiklik. işe yaramazlık hissi, en ağır basan buradan.

başlığa gözüm kaydı aniden, bağlantı.

connection. birine yardımcı olmak için onun yaralarını sarmak zorunda olmadan, sadece onunla kalabilmenin bile büyük bir gücünden bahsediyor uzmanlar. tamir eden değil, yardım eden olmanın bilinciyle. 

uzakta oluyor her şey. 

Acısı büyük. 

Hiç yorum yok: