16 Eylül 2022 Cuma

Enjoy the ride

ne cok gunler geçmiş burada yazmayalı. aralik 2020de psikodrama eğitimine başladığımızda bir resim göstermişti berna. yolculuk temalı. günlerdir kendimi öylesine boşlukta salınan bir gemideymis gibi hissediyorum, sanki geminin motorları durmus da dalgalar olduğu kadar hareket ediyor gibi. neredeyse durduğumuzu da fark ettiğimden kendime telkin veriyorum, bunun da tadını çıkarabilecegim yönünde. şarkının da dedigi gibi stop chasing shadows just enjoy the ride.

flamingo pembesinin bir tatil hikayesi oysa bu, tam da 2020 aralık temsili.

aslinda gecen hafta bir yazı fikriyle zihnimde açtım blog sayfasını, yeni bir blog sayfasını baska bir formatla hatta baska bir platformda acma kararimdan bahsetmek icin. sonra hep çeşitli bahane ve gerekcelerim oldu bunu yapmamak için. ama bir yandan da bir isim buldum o yeni bloga, başlığa bakarsanız.

sürdürülebilir bir disiplin şu ara en cok istediğim sey. zihnim once ihtiyacım diye düşündü ama sonra bunun gerçek ihtiyacim olup olmadığını bilmediğimi fark ettim. cok disiplinli gördüğüm, pratiğini matta ve matin dışında sürdüren insanları gördükçe cok özeniyorum. o yuzden aslinda kendime bir cekiduzen vermem gerektiğini soyleyen taraf bazi gerekcelerle geliyor.
yolunu kaybeden tarafimsa bir yandan korksa da bir yandan hareketlerini aşırı yavaşlatıp iyice eylemsizlik noktasinda. hicbir sey icin zorunlu olmadığını söyleyip duruyor. ne yapacağımı vulana kadar buraz zamana ihtiyacım var diyor :) insallah bahane degildir tembellige.

Hiç yorum yok: