4 günlük bir deneyimsel alanın ardından çember çıraklarından Y'den alıntıdır bu şiir daha iyi anlatabilir miyim bilemiyorum,
'Çember mühürlü bir kitaptı
Çağrı geldi, gökten indi
Üzerine yazıldı, çizildi
Kâh cıvıl cıvıl renklerle,
Kâh bir ağıt kadar kadar siyahla
Mühür yirmiyedi kadından can aldı
Tek merkezde kalandı
Elden ele geçti
Alan razı, veren razıydı
Ses oldu, sessizlik oldu, nefes oldu, tebessüm oldu, yaş oldu çağladı
Zamanı geldi, mühürle kapandı kitap
Tıpkı dudakların mühürlendiği gibi
Kızkardeşlerin saç örgüsünden, kırmızı iplik işlemeli sihirli bir halıyla
Kitap göğe geri yükseldi
Patikalar göründü, çıraklar kendi yoluna büründü
Kimisinin kesesi dolmuş, kimisinin bomboştu
Yola düştü memeli varlık, vahşi ruhuyla, can veren rahmiyle, uzamış tırnakları, sırtında kanatları, içinden çıktığı kozanın kabuğuyla
Mühürlü kitabın akıbetine gelirsek
Bu bir sırdı ve her sırrın bilinmesine lüzum var mıydı?
Bu bir sırdı, masal olarak nesilden nesile anlatıldı
Aşkla,
Işıkla,
Kanla,
Ve biraz da özde kalanla….'