9 Mart 2019 Cumartesi

Kathmanduda yazılar son

Buraya gelirken mutlaka götür dediğiniz bir şey var mi diye sordugunda değerli hocam Selim yoga matını ve farkındalığını götür canısı demişti. Şu an dönerken öyle iyi anlıyorum ki yanımda farkındalığımı taşıyıp küçük küçük anlarda yaşadığım 'Evreka' momentlerle o süreçlerin nasi kazançlı geçip durduğunu.

Bütün öğretiler,  ilerlemeye yönelik,  spirituel yollar bize bırak diyor. Bağımlılıklarından kurtul, tutunmayı bırak ve özgürleş. Bırakmayı öğretirken sadelesiyor de insan.

Bu yazının içinde bütün yolculuğumun her anında keyifle bir arada olduğum, oda arkadaşlarımdan birisi Mişlinle geçirdiğimiz, son 15 güne dair cok sey var. O benden bi önceki sabah yola çıktı ve o sabah 6da kalkıp Mişlinle son kez Stupa'nın etrafını turlayıp 7de sabah kahvemizi içerken içimde enerji alanımda, hatta fiziksel bedenimde (böğrümde) bir şeyler hissettim. Vedaya dair ya da artik son 17 gündür her gün yaptığımız bir şey olarak alışkanlığa dönüşmesinden midir bilmem o yoğun enerjiye dönüştü. Ve Mişlin le vedalaşıp dökülen o tarifsiz gözyaşları. Işte o andan sonra kendimi dengelemeye çalışırken fark ettim, bu kadar bırakmayı anlatan bi öğreti için bir araya geldiğimiz yerde kurulan bağ bize neler öğretecekti?

1 saatlik yeterince uzun bir otobüs yolculuğu yaptım hemen vedanin ardından. Dengeye gelmeme, akışa dönmeme olanak sağladı bu dinginlik hali de. Aslında kimine göre tozlu, trafikte, kalabalık, bozuk yollar olarak nitelendirilebilecek bu yolculuk benim bir parçam olan, parçası olduğum insanlığı temsil ediyordu.

Önca farkındalık anına, onca desteğe, sevgiye ve gülümsemeye geldim, dokundum. kalbimi, valizimi doldurdum evime dönüyorum ❤ görüşmek üzere

Hiç yorum yok: