12 Mayıs 2017 Cuma

Yol, çizmek, benlik, hikaye, deneyim, bütünlük, gezmeler, ruh, kavuşmalar, hayaller, planlar, ihtimaller..

Hashtag koyamayacak kadar üşengeç ama sabahları erken uyanacak kadar mutlu, nisanda denize girecek kadar ateşli, karar vermeyi gerektirecek kadar durumların içinde kararsızım. Zaman öyle bi zaman ki, bir dalganın kayalıkları okşadığı gibi tuzlu, bir rüzgarın ağacı kökünden sökecek kadar sert estiği, sanki dünyanın geçmediği bir zaman.

Oysa hala benzer yaşam döngüleri içinde ilişkiler kuruluyor, duygular açığa çıkıyor. İnsanoğlu egemen olduğunu sandığı yeryüzünde, kendi içine dönüp olan biteni çözemediği için başladığı yere geri dönmekten hiç çekinmiyor.
Maksat bi nebze olsun duyguları açığa çıkarmak, duygularla barışmak ve döngüleri kırmak nihayet. Çünkü öğrendikçe, yaşam yepyeni bir şekil alıyor, geçmişin iyi ve kötülerle varlığının kırılmaz sanılan döngülerini iyileştirerek geleceğin bilinmezliginin endişelerini yok edebiliyor insan. İnsan tüm geleceğini yeniden şekillendiriyor tüm ruhuyla, o anın ruhuyla.

Hayat çok güzel diye düşündürüyor sonra, çünkü güzellik gökyüzünün tüm renkleriyle beraber kabul edildiğinde.

Hiç yorum yok: