30 Ocak 2017 Pazartesi

Huzurun, huzursuzluğun, renklerin, yolların ve gitmelerinden dilimden hiç düşmediği şu zamanlarda canım yanıyor sevgili sevgililer.

Pembe mor ve lacivertin renk verdiği hayallerimizde, kırmızı en çok acıtan oluyor. İnsanın kendi şifasını içinde barındırıp, bunu uyandırmayı bilmesi lazım gerçekten.

Modern tıptan hayır yok. Hormonlar da sizin bilince hakim olmaya çalışınca ortalık geriliyor. Karar mekanizmaları error veriyor. Napacagimi bilemiyorum. Dönmeler de gitmeler kadar zor.

26 Ocak 2017 Perşembe

Mühim olan varacağın yer değil, gittiğin yol diye bağırıyor zihnimdeki ses günlerdir. Çıkacağı yolun sabırsızlığını bir ıstıraba dönüştürürken, ya geçmişte ya da gelecekte tutunmaya çalışıyor. her tutunamayan gibi.

Bütün tutarsızlıklarin içinde, yaşanan güzel onca şeyin hayaliyle büyülenmeden, geleceğin olduğundan daha parlak olduğu yanılgısına kapılmadan, iki koluna gökyüzüne açıp 'dünyayı olduğu gibi sevmek için kalbimi açıyorum'* diyip içinde sevgi barındıran herkese selam olsun.


*Masal Terapi syf.126 dan alıntı

21 Ocak 2017 Cumartesi

Niyet ak güvercin, vuslat gökyüzü. Beraber uçalım tut ellerimden. Diyor Karakoç.

Vuslatın kavuşma anı olduğunu öğrendiğimde sevgi nedir pek bilmiyordum henüz. Seviyorum artık sevgili olur, sevmeyi, sevilmeyi, anlaşılmayı, anlamayı, hayvanları, uçan martıları, imgeleri, ablamı, Neslihanı, denizi, trenleri, yolları, yolculukları ve gerçekleşme ihtimali olan her şeyi sevgiyle kabul ediyorum.

Bazen çok zor bu dünyadakilere rağmen bu dünyada insan olmak, kadın olmak, iç ya da dış huzuru bulmak.
Bu sistem, bu dünya, bu politikalar bi noktada var olmamızı isterken bi noktada yok ediyor hepimizi. Dışsal kaynaklı ama içe doğrudan etki eden bu hayat bizi nereye kadar götürecek?


Dipnot1: güzel bir insan/kadın kişisinden alıntı : Bu dünyadaki kötülüklere rağmen bu dünyada insan olmak... :( hele ki bu dünyadaki kötülüklerin arttırdığı vicdani yükümüzle başa çıkmak... Uçup gitsek bir ak güvercin gibi istediğimiz an istediğimiz gökyüzüne.

Dipnot2: biryudumkitap.com a mail adresinizi bırakırsaniz çok güzel pasajlar yolluyor, başına ekledikleri umut dolu şeyler beni gülümsetiyor sabahları :) biz istersek her şeyi yaparız. Dünya değişmez gibi görünür belki ama algımız değişir, şartlar değişir, dünya yine değişir. Umudumuza sahip çıkalım yeter:)

15 Ocak 2017 Pazar

24

şimdi biraz yorgun, omuzlarım çökmüş ama gururlu bir duruşla, dilimden hiç gitmeyen kahve tadıyla mest olmuş bir anda yazıyorum bu 23ümün son günü yazısını. dünyanın bir ucundan yazmıyorum, başka bi ucundan yazıyorum, türkiye'nin en güneyinde bir sahil şehrinden.. aklımda hep başka dünyanın bir ucunu görme hayali ve tutkusuyla uyanıp, mutluluğun sabah kahvaltılarında avokado, simit ve çayla beslendiği, güne yoga ve meditasyonla başladığım, her gün denizin kenarından yürüdüğüm yollarda izliyorum her dolunayı aşkla.

her zaman yanımda olacağını hissettiğim insanlar edindim bu yaşımda. o kadar güzel insanlar tanıdım ki hayatıma yön veren kararlar almama olanak sağlayan, günümü güzel geçirirken, geleceğe de umutla baktıran, deneyim dolu, bilgi dolu, birikim dolu en güzel geçen senelerden birini bıraktım arkamda. aslında yanımda taşıyorum o neşeyi artık, güzel gülüşlerimizde yansıtıyorum her birini.

her bir deneyim, karşımıza çıkan her insanla var olduk.
teşekkürler dünya.
iyi ve kötü dediğimiz her şeyle var olma fırsatı verdiğin için şükürler olsun.