8 Mart 2020 Pazar

Bir başka yolculuk

Yolları, yolculukları hep sevdim. Günübirlik geziler vs. sayarsak 26 ülkeye ayak bastım. Bu sefer yolculuk orta doğunun eskiden Paris'i olarak bilinen bir noktaya Beyrut'a idi. Dünyada çok acayip şeyler oluyor, 2020de savaşlar, doğal afetler, ekonomik krizler ve coronovirüs çıkarak geçirdik ilk 3 ayı. Gerisini merakla beklemekten ve iyisi olsun diye dua etmekten başka yapacak bir şey yok sanırım.
İlk plan önce uzaklara, Bali'ye idi. 2-3 haftalık bir gezi için. Sonra o taraflarda virüs patlayınca planı değiştirip egzotik-otantik bir deneyim için Beyrut'a doğru yola çıktık.
Ortadoğu'ya ilk ayak basışım. Plansız, aşırı bilgiye boğulmadan kendimi bizi misafir edecek insanların önerilerine teslim ederek couchsurfingten birilerinde kalıyoruz.
(aslında bu yazıyı seyahatten ilk dönüş günü ya da oradayken yazmış olmayı dilerdim. Yoğun dönüş  karmaşasında bazı şeyleri atlamamayı umarak yazacağım)
Ablam Bahar'la ilk yurtdışı seyehatimiz aynı zamanda, çok gezimi yalnız, bir kısmını da farklı yol arkadaşlarıyla yaptım, bu da geziye bir otantiklik katıyor, aile 👪 hep önemli bir deneyim olacak)

Beyrut gittiğim en huzursuz topraklardan biriydi, 6bin yıl önceleri dayanan en eski yerleşim yerlerinin yanında iç savaştan (1975-1990) sonraki toparlanma sürecine, savaşın etkilerine ve insanların yansımalarıma bakınca çok ilginç bir tablo çıkıyor.
4 günlük bir seyahate antik şehirler, müzeler, sokak lezzetleri, local insanlarla sohbetler, gece hayatına dair izlenimler birçok şey sığdırdık.